- yontuk
- yontuk <-ğu> behauen; gehobelt; geglättet; Span m; angespitzt
Türkçe-Almanca sözlük. 2013.
Türkçe-Almanca sözlük. 2013.
yontuk — is., ğu 1) Yontulmuş yer 2) Yontulmuş parça Yontukları süpürüp atın. 3) sf. Yontulmuş olan Yontuk kalem. Birleşik Sözler yontuk düz … Çağatay Osmanlı Sözlük
yontuk düz — is., coğ. Erozyon etkisiyle oluşmuş, yumuşak engebeli yeryüzü parçası, yalama yazı, peneplen … Çağatay Osmanlı Sözlük
düz — 1. sf. 1) Yatay durumda olan, eğik ve dik olmayan Düz tahta. 2) Kıvrımlı olmayan, doğru Düz çizgi. 3) Yüzeyinde girinti çıkıntı olmayan, müstevi 4) Kısa ökçeli, ökçesiz (ayakkabı) 5) Yayvan, altı derin olmayan Düz kayık. Düz tabak. 6) Kıvırcık… … Çağatay Osmanlı Sözlük
peneplen — is., coğ., Fr. pénéplaine Yontuk düz … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalama yazı — is., coğ. Yontuk düz … Çağatay Osmanlı Sözlük